Yapmanız gereken bir ödeviniz ya da çalışmanız gereken bir sınavınız varken bu yazıyı okuyorsanız, kötü hissetmeyin çünkü yalnız değilsiniz. The Washington Post tarafından hazırlanan içeriği sizler için derledik.
Psikoloji Profesörü Joseph Ferrari’nin araştırmalarına göre yetişkinlerin yüzde 20’sinde kronik erteleme eğilimi var. Hatta bu durum, depresyon, panik atak, alkoliklik gibi problemlerden daha yaygın ve üstelik yaş, cinsiyet ya da ırka bağlı olarak da değişmiyor.
Yani toplumda yaygınlığı ve yarattığı sonuçlara bakacak olursak aslında sanıldığından çok daha ciddi bir konu.
Peki neden bir şeyleri erteliyoruz?
Ertelememize neden olan en önemli etken otokontrolümüzü sağlayamamamız. Rahatsızlık uyandıran, sıkıcı ve zor bir iş karşısında ise en kolay yol elbette kaçmaktır.
Bir diğer neden ise özgüven eksikliği ile ilişkili. Yani bu işi yapamayacağımıza inandığımızda, ertelemek kendimizi sabote etme şeklimiz.
Bir diğer eğilim de insanların kendilerinden beklentileri ile ilgili. Belki de fazla mükemmeliyetçisiniz ve bir şeyi iyi yapamamaktansa hiç yapmamayı tercih ediyorsunuz.
Ertelemekten nasıl kurtulabiliriz?
Kendinize karşı nazik ve anlayışlı olun.
Öz şefkatinizi geliştirmek pek çok konuda olduğu gibi bu konuda da işinize yarayacak. Belki çoktan bir şeyleri ertelediniz ama bunu yapan ilk kişi değilsiniz. Kendinize karşı anlayışlı olun ve ne yapabilirsiniz buna bakın.
Başkalarının fikirlerine değil kendinize odaklanın.
Bu eğilimin arkasında yatan bir diğer neden yargılanma korkusu. Başaramazsanız ya da en iyisini yapamazsanız bu sorun değil, yapabileceğinizin en iyisini yapmanız yeterlidir.
Küçük adımlarla başlayın
Teslim tarihleri, bitirilmesi gereken projeler, yapılması gereken ödevler... Önünüzde kocaman bir dağ var gibi görünebilir. İşleri parçalara bölün kendinize günlük, haftalık, iki haftalık, aylık hedefler belirleyin.
Hangi işten başlayacağınızı seçin.
Bu konuda fikir ayrılıkları var, bazı uzmanlar en zor ve sıkıcı görevle başlamanın geri kalanına bizi motive ettiğini iddia ederken bazıları ise işlerin küçük bir kısmını bile başarmak bize iyi gelir bu nedenle kolay taraftan başlayabiliriz diyor. Size uygun olan yöntemi siz seçebilirsiniz.
Odaklanmak için uygun bir mekan seçin.
Telefonlarımız, odada açık bir televizyon, bize bir şeyler anlatan ev arkadaşımız... ‘İyileştiren Alışkanlıklar’ kitabının yazarı Gretchen Rubin ’e göre çalışmamız kesintiye uğradığında tekrar odaklanmamız zaman alıyor.
Ertelemenin tuzaklarının farkında olun.
Örneğin, bu erteleyen insanlar bir işe başlamadan önce ortamı toplama eğiliminde olur. Masanızın üstünü 10 dakikada düzenlemenizden bahsetmiyoruz, ancak kendinizi tüm odanızı toplarken buluyor olabilirsiniz. Eğer ilk gruptaysanız bir sorun yok ancak ikinci gruptaysanız bu erteleme alışkanlığınızın size bir tuzağı, farkına varın.
Kendinizi ödüllendirin.
Yapmak istediğiniz bir şeyin, yapmak istemediğiniz bir şeyin ödülü olması elbette sizi motive edecektir. Ayrıca bunu erkenciliğinizin hak ettiği bir ödül gibi de düşünebilirsiniz.
Umarız, bu yazımız hayallerinize ulaşmanıza engel olan bu alışkanlıktan kurtulmanıza bir nebze olsun yardımcı olabilir.
Hayallerinize engel olan diğer alışkanlıklarınızın farkına varmak için derlediğimiz içeriğe buradan ulaşabilirsiniz.
Kaynak: washingtonpost.com
